Knowledge Levels of Critical Care Nurses on Evidence-Based Practices for the Prevention of Ventilator-Associated Pneumonia
1İstinye University, Faculty of Health Sciences, Department of Midwifery, Istanbul,Turkey
2Gülhane Training and Research Hospital, Directorate of Health Care Services, Ankara, Turkey
J Crit Intensive Care 2018; 9(3): 78-83 DOI: 10.5152/dcbybd.2018.1880
Full Text PDF (Turkish)

Abstract

Objective: In this study, we aimed to determine the knowledge
levels of critical care nurses on evidence-based practices
for the prevention of ventilator-associated pneumonia.
Material and Methods: This descriptive study was conducted
between July and August 2018 in adult intensive
care units of an education and research hospital. The study
was approved by the ethics committee and relevant institutions.
Informed written consent was obtained from all
nurses. Data were collected using a “Data Collection Form
for the Identification of Characteristics of Participants”
and an “Information Form for the Prevention of Ventilator
Associated Pneumonia” developed by the researchers
based on literature review. Data were analyzed using the
Mann-Whitney U Test and Kruskal-Wallis Test.
Results: The study was completed with 119 nurses. Results
showed that participants had a low level of knowledge on
evidence-based practices for the prevention of ventilator
associated pneumonia. Further, 84% of participants had
a bachelor’s degree, 53.8% had been working in intensive
care units for 1–24 months, and 48.7% stated that they had
received training on mechanical ventilator after graduation.
Nurses working in intensive care units with 3–14 beds had a
significantly higher total mean score than those working in
intensive care unit with ≥15 beds (Z=-2.808; p=0.005).
Conclusion: Results indicated that critical care nurses had
a low level of knowledge on evidence-based practices for
the prevention of ventilator-associated pneumonia. The
knowledge of nurses on the prevention of ventilator-associated
pneumonia should be assessed periodically, and
they should be provided with regular training in order to
fill their knowledge gaps.


Ventilatör İlişkili Pnömonin Önlenmesinde Yoğun Bakım Hemşirelerinin Kanıta Dayalı Uygulamalara İlişkin Bilgi Düzeyleri
11İstinye Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Ebelik Bölümü, İstanbul, Türkiye
2Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürlüğü, Ankara, Türkiye
Journal of Critical and Intensive Care 2018; 3(9): 78-83 DOI: 10.5152/dcbybd.2018.1880

Amaç: Bu araştırma ile yetişkin yoğun bakım ünitesinde çalışan hemşirelerin ventilatör ilişkili pnömoninin önlenmesinde kanıta dayalı uygulamalara ilişkin bilgi düzeylerinin saptanması amaçlandı.
Gereç ve Yöntemler: Tanımlayıcı tipteki bu çalışma Temmuz-Ağustos 2018 tarihleri arasında bir eğitim ve araştırma hastanesinin yetişkin yoğun bakım ünitelerinde yürütüldü. Araştırma için etik kurul ve gerekli kurum izinleri ile katılımcıların yazılı onamları alındı. Verilerin toplanmasında araştırmacılar tarafından literatür incelemesi sonucunda geliştirilen “Katılımcıların tanıtıcı özelliklerine ilişkin veri toplama formu” ve “Ventilatör ilişkili pnömoniyi önlemeye yönelik bilgi formu” kullanıldı. Verilerin istatistiksel analizinde “Mann-Whitney U Testi” ve “Kruskal-Wallis Testi” kullanıldı.
Bulgular: Araştırma 119 hemşire ile tamamlandı. Katılımcıların ventilatör ilişkili pnömoninin önlenmesine ilişkin bilgi düzeyinin düşük olduğu bulundu. Hemşirelerin %84,0’ü lisans mezunu, %53,8’i yoğun bakım ünitesinde 1-24 aydır çalışmakta ve %48,7’si mezuniyet sonrasında mekanik ventilatör konusunda kurs/eğitim aldığını belirtti. Yatak sayısı 3-14 arasında olan yoğun bakım ünitelerinde çalışan hemşirelerin toplam puan ortalamaları yatak sayısı 15 ve üzerinde olanlara göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulundu (Z=-2,808; p=0,005).
Sonuç: Hemşirelerin ventilatör ilişkili pnömoninin önlenmesinde kanıta dayalı uygulamalara ilişkin bilgi düzeylerinin düşük olduğu görüldü. Belirli aralıklarla hemşirelerin ventilatör ilişkili pnömoniye ilişkin bilgi düzeyleri değerlendirilerek eksik oldukları alanlara yönelik tekrarlı eğitimler verilmelidir.